Dergi Detay

Dergi Resmi

Dil ve Edebiyat (32. Sayı)

Değerli Okuyucularımız!

 

Değerli Okuyucularımız;

Yaz mevsiminin bunaltıcı sıcağında karşınıza sizi

içeriğiyle sıkmayacak, güzel yazılarıyla içinizi serinletecek

bir dergiyle çıkmaya çalıştık. Neşenin, canlılığın,

verimliliğin bütün yönleriyle atağa kalktığı yaz mevsimi,

aynı zamanda yıl içinde biriken yorgunluk tohumlarının

çimlenmeye bırakıldığı bir tatil mevsimidir de…

Doğanın bütün bereketiyle ayaklarımızın altına serildiği

bu mevsimde hepimiz yorgunluklarımızı döşek yapıp

beden ve ruh dinçliğine kavuşacağımız yaz uykularına

dalmak isteriz. Hangimiz sıcak bir yaz günü yeşil gölgeler

altında ikindi rüzgârlarının hışırtısını ya da masmavi

göğün altında deniz çırpıntılarının sesini dinlemekten hoşlanmayız?

Ne var ki, yaz mevsiminin süresi de aslında bir yaz yağmuru kadar kısadır.

Gündelik yaşamın vazgeçilmez ihtiyaçları hepimizi o romantik düş mevsiminden

koparır, gerçekliğin sert zeminine fırlatır. Sonuçta tekrar çalışma, üretme,

evladüıyal uğruna meşakkat çekme sürecine gireriz. Bu döngü böyle devam

eder gider. Geride kalan, unutulmaz yaz akşamlarındaki sohbetlerimiz, ay ışığı

altındaki serenatlarımız, bir de “Dil ve Edebiyat” dergisinden okuduklarımız…

Gerçekten de böyle olması için Ağustos sayımızda önünüze dolu dolu

bir dergi koymaya çalıştık. Hem tatil mevsiminin keyfini çıkarın hem de güzel

Türkçemize hizmet için yazılmış denemelerimizi, şiirlerimizi, hikâye ve gezi

notlarımızı okuyun istedik. Ayın dosyası olarak Nesimî’ye yer verirken bu Azerî

şairin Türkçeyi ne kadar canlı ve güzel kullandığını göstermek istedik. Okuyucularımızın

Prof. Dr. Kemal Yavuz’un yetkin kaleminden Nesimî’nin hem sanatını

hem de hayat serüvenini okumaktan büyük keyif alacaklarına inanıyorum.

Dergimize ilk kez bu sayımızda okumaktan sıkılmayacağınızı umduğumuz

“A’dan Z’ye” başlıklı sohbet sayfalarımızla giriyoruz. Amacımız sizi doğrudan teorik

bir makaleyle veya edebiyat dersiyle karşılamamak, daha hafif ve eğlenceli

bir metinle yaz günlerinize bir esinti katmaktır. Bu sayfalarda bir değil birkaç

konuya değinildiğini, konularla ilintili bazı rakamlar verildiğini, en önemlisi de

ele alınan konuların farklı bakış açılarıyla sunulduğunu görecek, bundan memnun

kalacaksınız.

Yine bu sayımızda, ilki eylül ayında yürürlüğe girmek üzere bir “Okuyucu

Köşesi” açtığımızı bildiriyor, okuyucularımızdan öneri, takdir, eleştiri ve diğer

değerlendirmelerini bu köşeye göndermelerini rica ediyoruz. Ancak daha çok

sayıda mektuba yer verebilmek için yazılarınızın 100 kelimeyi geçmemesine

özen gösterilmesi gerektiğini hatırlatıyoruz. “Okuyucu Köşesi”, eskiden beri devam

eden “Edebiyat Atölyesi” köşemizden farklı olarak sadece size ve dergimizle

ilgili değerlendirmelerinize açık olacaktır.

Bu sayımızda Üzeyir İlbak’ın “Sanat, Coğrafya, Tarih, Kent ve Kültür” ile Recep

Garip’in “Şiir ve İmge” başlıklı yazıları, sanat ve sanatçı hakkında okuyucularımıza

lezzetli bilgiler sunuyor. Mustafa Miyasoğlu’nun “İstanbul Akşamları”

başlıklı yazısı hatıra tadında okunacak bir yazı… Sadettin Kaplan’ın fetih ile ele

geçirme kavramları arasındaki farkı ele aldığı “Fethetmek ve Zapt Etmek” başlıklı

denemesi de dergimizin tefekkür içeren yazılarından biri…

Ramazan ayınızı tebrik eder, daha güzel yazlarda ve yazılarda buluşmak

üzere hepinize sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim.

Hüseyin Altuntaş

Editör