Dergi Detay

Dergi Resmi

Dil ve Edebiyat (190. Sayı)

Dergi Ücretsizdir

Bakışlar, Düşünüşler

ÜZEYİR İLBAK
[email protected]

I.
Yeryüzünde devlet terörü, kötümserlik, savaş, soykırım, tehcir, mültecilik … her geçen gün artıyor. Dünya nüfusu artıkça nüfuz alanlarını kontrol etme güdüsü hayvansal bir dürtüye dönüşüyor ve rastgele insanlığa karşı suç işleniyor. Filistin, Gazze, Batı Şeria, Beyrut, Yemen, Sudan ve Afrika’nın pek çok yerinde sömürge geleneğinden kalan emperyalist güdüler harekete geçiyor. Gerekçe “güvenlik!”. Kim, kim için güvenlik talebinde bulunarak; topraklarında yaşayan masum sivillerin güvenliğini tehdit ediyor? Silahsız kadın ve çocuklar hangi silahlı muktedir güçlerin güvenliğini tehdit ediyor? İhtiyaca göre tehdit gerekçeleri üreten silahlı ve devletli terörist ülkeler dünya çoğunluğu karşısında artık durmak zorundalar. Güvenlik, soykırım, dokunulmaz kurumlar, savaş hukuku hatta barış … yeniden tanımlanmalı ve BM Güvenlik Konseyi’nin yetkili olmadığı ve BM Genel Kurul kararlarının geçerli olacağı bir oylama ile yürürlüğe konulmalıdır.
BM 79. Genel Kurulu, soykırımcı Netanyahu’nun konuşmasıyla tarihinin en utanç verici dönemi olarak masum çocukların ve annelerin kanlarıyla tarihe not düşülmüştür.
II.
Türkiye ve Türkçenin farklı lehçelerini konuşan ülkelerin ortak alfabe kullanma arayışları geçtiğimiz ay içinde mutabık kalınan bir kararla sonuçlandı. Bunun meseleyi çözmede ne kadar faydalı olacağı konusu tartışmaya açık bir konu. Mesela Türkiye, alfabesinde değişiklik yapmayacağını açıkladı. Bir başka ülke ç yerine ch, ş yerine sh kullanmaya devam edecek. Benzer harfler kullanabilirsiniz, ancak o harfler her ülkede farklı bir sesi temsil ediyorsa üzülerek belirtmeliyim ki aynı dili konuşamazsınız. Avrupa’daki ülkelerin tamamı aynı alfabeyi kullanarak pek çok ortak kelimeyi yazıyor ve farklı seslendirerek aynı dili konuşmuyor. Harf birliği ses ve kelimede anlam birliği sağlamıyorsa ortak bir dil, kültür ve edebiyattan söz edilemez.
Bir asrı aşan zamandır yapılan tartışmalarda atılan adım ve varılan karar önemli. Üzerinde yapılacak müzakerelerle zamanla daha iyi bir noktaya ulaşılacağı umudunu koruyoruz. Buna rağmen basit bir örnekle meselenin vahametine de dikkat çekmek isteriz. Türkiye’de alçalmaya başlayan uçak “inmek üzereyken”, Azerbaycan’da “düşmek üzere”yse bunu bilmeyen orta yaş üstü yolcular kalp krizi sonucu vefat edebilirler.
Bu meseleyi tartışan yazılarla bu sayıda ufkumuzu farklı bir yöne çekmeye çalıştık. Dil ve Edebiyat, Türkçe ile ilgili meselelerde Türkçenin daima daha güçlü, doğru ve yaygın kullanımı için yapılan ve yapılacak çalışmaların yanında yer alır ve almaya devam edecektir. Kaşgarlı Mahmud, Ali Şîr Nevaî ile başlayan kitabi Türkçe metinler, Osmanlı şiirinde dev şairlerin kaleminden destansı söylevlerle büyüyerek İstiklal Marşı şairi Mehmet Âkif’e ilham verdi ve Yahya Kemal’de ses bayrağı olarak göndere çekildi. Bu tarihi seyir içerisinde farklı lehçelerde milyonlarca eser yazıldı. Söylendi ve okundu. Bundan dolayı Türkçe, Adriyatik’ten Çin Seddi’ne uzanan coğrafyada şiir, hikâye, roman ve anlatılarıyla ses vermeye; türkülerle, ağıtlarla yaşamaya devam edecek.
III.
Kültür ve sanat etkinliklerinin, eğitim-öğretim yılının Ekim ayından itibaren başladığını; sivil toplum kuruluşları ile kamu kurum ve kuruluşlarında da kültürel hayatın bu ayın bir öncesinde veya sonrasında başladığını hatırlamak ve hatırlatmak istedik. Yaygın sosyal medya aparatları kültür ve sanat alanlarını önemli ölçüde değersizleştirse de alanla ilgili görgü sahibi gönüllü dostların kültür, sanat ve edebiyat mahfillerini öksüz bırakmayacaklarına olan inancımızı koruyoruz.
Ve Ekim! Cumhuriyet’in ilan edildiği ay! Bu gün Ortadoğu coğrafyasında yapılan vekalet savaşlarının benzeri bir asır önce emperyalist güçler tarafından Yunan, Rum ve Ermeni çeteler vasıtasıyla Anadolu’da yapılmak istendi. O gün komutan, münevver, kadın, erkek, yaşlı ve çocuk demeden ayağa kalkarak Anadolu’yu büyük bir direnişle yeniden bütünleştiren ve vatan yapan öncülere, Misak-ı Millî ile belirlenen sınırlar içinde yaşayanlar için yönetim biçimini cumhuriyet olarak belirleyen millet meclisimizde görev yapan millet vekillerine rahmet olsun. Cumhuriyeti ilan eden zevat ile o günden bu güne yönetim biçimimizin insanlarımız lehine gelişmesine hizmet eden öncülere rahmet ve minnetle 29 Ekim millî bayramımız kutlu olsun.
Velut şair ve fikir adamı İsmet Özel seksen yaşında. Hayırlı, uzun ve bereketli bir ömür dileğimizle.