Dergi Detay

Dergi Resmi

Olağan Hikaye (21. Sayı)

Boykot Bilinci

Bu ay boykotu hatırlamaya çalıştık. Elimizden gelen, ısrarla boykota devam etmek. Biz yazılarımızda boykotun sosyal ve psikolojik etkilerini tartışmıyoruz. Amacımız boykotu bir çağrı olarak elimizden geldiğince duyurmak. Kime duyurmak? Sadece o bir kişiye duyurmak. Amacımız bugün veya yarın dergimizi eline alıp sayfalarını karıştıracak o bir kişi. Gazze’de çocuklara, kadınlara, masum binlerce insana sıkılan kurşunlara, şehirlere atılan bombalara; bir kişiyi bile finansal destek olmaktan caydırabilirsek; “Amaan ne yapayım daha iyisi yok ki, mecburum” diyerek tam elini üzerine kan bulaşmış o ürüne uzatırken, “dur ben ne yapıyorum” dedirtebilirsek, ne mutlu bize. Boykot’ta hedefimiz elbette milyonlarca kişiye ulaşmak ama asıl gayemiz; hani yarın büyüyecek olan, hani dünyaya umut olacak olan, hemen kıyımızdaki, evimizdeki, sokağımızdaki, okulumuzdaki, o bir çocuğu bir isyan kültürüyle yetiştirebilmek.
Bazı birler vardır ki milyonlara gebedir, o biri bulabileceğimiz bir kandildir boykot bilinci. “Benim boykotumla ne değişir ki?” demeden, “Neyin değişeceğini hesaplamak benim işim değil, bundan sonra ben değişeceğim!” diyebilmeye ilk adımdır boykot bilinci.
Bir mazlum zulme uğrarken, “bana dokunmayan yılan, gün gelir benim evladımı sokar, harekete geçmeliyim,” diyebilmektir boykot bilinci.
Duruş sahibi olmanın, elinden geleni yapmanın, hayat yolu önümüze hangi taşı çıkarırsa, gayretle elini altına koyabilmenin adıdır boykot bilinci.
İhtiyaçlarım sınırlı, kaynaklar sınırsız, Allah Rezzak-ı Mutlaktır, sonsuz hazineler onundur, bilincine ulaşmanın ilk adımıdır boykot bilinci.
Aklımızı, fikrimizi, kalbimizi tutsak etmiş olan homoekonomikus insan tipinin maskesini yırtmanın ilk adımıdır, bir istiğna haline ulaşmanın adıdır.
Elimizden geldiğince, kalbimiz yettiğince bu bilinci canlı tutmaya çalıştık. Bu sayıyı çıkaran yayın kurulu olarak, her şeyden önce kendimizedir sözümüz. Böyle bir sayı, hayatımız boyunca İsrail menşeili ürünlere elimizi uzatmaktan utanmamıza bir vesile olur diye düşündük. Bilincimizi kavi tutmaya vesile kıldık yazdıklarımızı. Umulur ki okuyanlar için de aynı bilince vesile oluruz. Hayırlı okumalar dileriz.

Yunus Emre Özsaray