EKREM ERDEM: DİLİMİZİN YENİDEN İNŞASI DERS KİTAPLARINDAN BAŞLAMALIDIR
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği (TDED) Genel Başkanı Ekrem Erdem, TDED Ankara Şubesi’nde verdiği “Bizimki Türkçe Sevdası” konferansında, “Yüksek seviyede bir kültüre erişebilmek için, yüksek seviyede bir kültür diline sahip olmak gerekir.” dedi.
TDED Genel Başkanı Ekrem Erdem’in Bizimki Türkçe Sevdası isimli kitabıyla aynı isimli, muhtelif kurum ve kuruluşlarda icra ettiği konferanslarına devam ediyor. TDED Ankara Şubesi’nde konuşan Genel Başkan Erdem, dilimizin maruz kaldığı yabancı dil istilasına dikkat çekerek şunları kaydetti:
TÜRKÇENİN GÜCÜ
“Dünden farklı olarak günümüzde dil tahrifatını içselleştirdik, her birimiz bu tahrifatın gönüllü ameleleri hâline getirildik. Milletçe yabancı kelimesiz bir tek cümle kuramaz olduk. Türkçe kelimeleri bile yabancı dil kurallarına göre yazar ve okur olduk. Daha kötüsü ortalama vatandaşımızın anlamadığı İngilizce-Türkçe karışımı uydurma cümlelerle konuşan yeni bir nesil geliyor. Bu kötüye gidiş, dilimizin yeterince bilinmemesinden, gücünün farkında olunmamasından kaynaklanıyor. Yazı dili olarak 1500, konuşma dili olarak yaklaşık 5000 yıllık bir geçmişi olan Türkçe, Makedonya’dan Çin’e, Sibirya’dan Afganistan’a, Kafkaslardan Romanya’ya 12 milyon kilometrekarelik geniş bir alanda konuşuluyor.”
MEDENİYET MİRASI, MİLLET İNŞASI
Dilin, millet ve devlet olmada birinci dereceden belirleyici unsur olduğunu vurgulayan Genel Başkan Ekrem Erdem, medeniyetlerin ve onları destekleyen kaynakların dil ile vücuda geldiğini ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kültürümüze mâl olmuş, dilimizin incileri, kültürümüzün taşıyıcı sütunları; ahlak, şuur, münevver, aydın ve benzeri kelimeler; etik, bilinç, elit gibi plastik kelimelerle değiştirilmemelidir. Kökeni ne olursa olsun bu kelimeler özbeöz Türkçedir. Bizim kelimelerimizdir. Tarihimizden, değerlerimizden uzaklaştıran kuşakların birbirini anlamasına engel olan bu yaklaşımlardan uzak durulmalıdır. Unutmayalım; güçlü medeniyetler güçlü dillerle inşa edilebilir. Yüksek seviyede bir kültüre erişebilmek için, yüksek seviyede bir kültür diline sahip olmak gerekir. Dünyada söz sahibi olmak isteyen bir milletin, öncelikle kendi diline sahip çıkması ve dilini geliştirip zenginleştirmesi gerekir.”
TÜRKÇEMİZİ GERİ KAZANMAK İÇİN…
Türkçenin yeniden inşasına ders kitaplarından başlamak gerektiğini belirten Genel Başkan Erdem, yabancı kelimelerin yerine toplumun her kesimi tarafından kabul gören kültürümüze mâl olmuş kelimelerin tercih edilip bu yaklaşımın bir politika hâline getirilmesi gerektiğine işaret ederek şunları söyledi:
“Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından hayata geçirilen “millet bahçeleri” ve “kıraathaneler” projelerini, böyle bir politikanın habercisi olarak görüyoruz. Millet parkı yerine millet bahçesinin, cafe yerine kıraathanenin seçilmesi, ana dilimizin nefesini kesen gerekli-gereksiz yabancı kelime kullanma hastalığına karşı yerli ve millî bir duruştur. Türkçenin yabancı etkilerinden kurtarılarak bağımsız ve güçlü bir şekilde gelecek nesillere taşınabilmesi için kişisel ve toplumsal duyarlılık şart. Bunun için günlük hayatta uygulayabileceğimiz basit kuralları benimsememiz, örneğin lansman yerine tanıtım, lokayson yerine mevki veya konum, inovasyon yerine yenileşim, moderatör yerine yönetici, leasinge yerine kiralama ve benzeri Türkçe kelimeler tercih etmemiz gerekli ve önemlidir. Kısaltmalar dahil harflerimiz mutlaka Türkçe seslendirilmelidir.”
